KIRIKKALE ADLİYESİ
Denetimli Serbestlik Hakkında

Denetimli serbestlik nedir ?

Denetimli serbestlik; kapsamı kanunlarca belirlenen, şüpheli, sanık ve hükümlüler hakkında mahkemelerce verilen alternatif ceza ve tedbirlerin uygulanması, şüpheli, sanık ve hükümlülerin toplum içinde denetim, takip ve iyileştirilmesini kapsayan faaliyet ve uygulamaların bütünüdür. Diğer bir ifadeyle denetimli serbestlik, hükümlülerin suç işlemesine neden olan davranışlarının düzeltilerek, tekrar suç işlemelerinin önlenmesi, ceza infaz kurumundan salıverilen hükümlülerin takip edilmesi, madde bağımlılarının rehabilitasyonu, mağdurların uğradıkları zararın giderilmesi ve bu yolla toplumun korunmasıdır

Denetimli serbestlik, ceza ve adalet sistemine, toplumsal olgularda dikkate alınarak öncelikli olarak suç işleyen kişilerin toplum içerisinde ıslah edilerek topluma kazandırılması olarak ifade edilebilir. Bu sistemde suç işleyen kişi toplumdan koparılmadan ,tolum içerisinde cezası infaz edilmektedir. Böylece suç işleyen kişi cezaevlerinin birtakım olumsuz yönlerini görmeyerek toplum içerisinde kalarak meslek ve aile yaşantısını devam ettirmektedir . Cezaevine girerek toplum içerisindeki yaşama hakkına ara verilen ailesini, mesleğini bırakan kişi cezaevinden salıverildikten sonra toplum içersindeki yaşantısına kaldığı yerden devam edememektedir. Bu olumsuz durum denetimli serbestlik sistemi ile aşılmış, kanunlarımızda sayılan hallerde denetimli serbestliğe karar verilerek , düzenlemede sayılan tür suçu işleyen kişilerin cezaevlerine gönderilmeleri engellenmiştir bu sistemle aynı zamanda çok ağır suç işleyen kişi ile daha basit suçları işleyen kişilere aynı tür ceza verilmesinin önüne geçilmiş bulunulmaktadır.

Denetimli serbestlik sistemi ile suçtan zarar gören mağdurlara da yardım eli uzatılmaktadır. Suçtan zarar gören kişi ,suç nedeniyle ekonomik olarak zarar görebileceği gibi psiko-sosyal yönden ve sağlık yönünden de zarara uğrayabilir. Mağdurun uğramış olduğu bu zararları en aza indirgemek için , kaynaklar ölçüsünde kendisine yardımcı olunmaktadır. Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezleri ile Koruma Kurulları kanunu ile yapılan düzenlemeye kadar suçtan zarar gören mağdurlar göz ardı edilmiş sadece suç işleyen kişilerin topluma yeniden kazandırılmaları yönünde çalışmalar yapılmıştır. Denetimli serbestlik sisteminde hem suçtan zarar gören mağdur hemde suç işleyen kişilerin topluma yeniden kazandırılmaları için çalışmalar yapılmakta .Çalışmalarımız toplumla birlikte ve toplum içerisinde gerçekleştirilmektedir.

 

Denetimli serbestlik İlkeleri

İnsan onuruna saygı ve dürüstlük:Denetimli serbestlik ve yardım ile koruma hizmetlerinde görev alanlar; insan haklarına saygı, dürüstlük ve kararlılık çerçevesinde hareket eder; görevlerini yerine getirirken aşağılayıcı, onur kırıcı veya küçük düşürücü davranışlarda bulunamaz.

Gizlilik:Denetimli serbestlik ve yardım ile koruma hizmetlerinde görev alanlar; suçtan zarar gören, şüpheli, sanık, hükümlü ya da bunların ailesi hakkında öğrenmiş olduğu bilgilerin veya düzenlediği raporların gizliliğini korumak zorundadır. Bu bilgiler kanunun zorunlu kıldığı hâller dışında hiçbir kurum ve kişiye verilemez.

Tarafsızlık:Denetimli serbestlik ve yardım ile koruma hizmetlerinde görev alanlar; görevleri ile ilgili belgeleri inceleyebilir; ancak buradan elde ettiği bilgilerle ilgili olarak soruşturmanın gizliliği ilkesine uymak, tarafsızlığına gölge düşürecek davranış ve ilişkilerden kaçınmak ve davanın taraflarına eşit uzaklıkta olmak zorundadır.

Çocuğun yüksek yararı:Denetimli serbestlik ve yardım ile koruma hizmetlerinde görev alanlar; yetişkin ve çocuklar hakkında yürütülecek işlemler ayrı ayrı yapılır ve çocukların yüksek yararının korunmasına özen gösterilir.

 

Denetimli serbestlik amaçları

Denetimli serbestlik hizmetlerinin genel amacı,toplumun huzur ve mutluluğunu sağlamak,suç işleyen insanları ıslah ederek yeniden üretken birer birey olarak insanlar arasındaki onurlu yerini almasına yardım etmektir.Bunu yapmak için de öncelikle toplumu suçlulardan korumak ve suçluyu ıslah etmek gerekmektedir.Suçluları sadece dört duvar arasına kapatarak özgürlüğünden yoksun bırakmanın ne suçlulara ne de topluma bir faydası olmuştur. Bu bakımdan Türk denetimli serbestlik hizmetleri;toplumun huzur ve mutluluğunu sağlamak için,suç işleyen veya şartla tahliye olan insanların yeniden suç işlemesini önlemeyi,suçluların cezalarını toplum içinde rencide olmadan çekmelerini sağlamayı ve onlara her konuda rehberlik yaparak topluma kazandırılmasına katkıda bulunmayı amaç edilmiştir.

Denetimli serbestlik Tarihçesi 

Denetimli Serbestlik sisteminin tarihi incelendiğinde sistemin temellerinin 1840'lı yıllarda Bostonlu bir ayakkabıcı olan John Augustus tarafından atıldığı görülmüştür.John Augustus boş vakitlerinde katıldığı duruşmalarda bir çok alkoliğin para cezasını ödeyemediği için hapis cezası aldığını faketmiştir.John Augustus yine böyle bir duruşmada para cezasını ödeyemeyen yaşlı bir alkolik ile konuşarak onun alkol sınırını bir daha geçmemesi sözü ile para cezasını ödeyeceği vaadinde bulunmuştur.Yaşlı adam bunun üzerinde davranışlarını düzeltmiş ve Augustus da yaşlı adamın para cezasını ödemişitir.Mahkeme ise John Augustus'un bu tutumundan ve yaşlı adamın davranışlarının ıslahından memnun kalmıştır.John Augustus böylece 17 kişinin daha para cezasını ödemiş ve ilk Denetimli Serbestlik Memuru olmuştur.

Ayrıca Amerika Birleşik Devletleri ve İngilere'de denetimli serbestlik hizmetlerinin başlangıcı da bu yüzyıla dayanmaktadır.İngiltere'de kolonilere sürgüne gönderilen genç hükümlülerin bazı sosyal reformcuların girişimleriyle bu cezanın yerine bazı gönüllü ailelerin vasisi olması şartıyla sürgün cezası iptal edilmiştir. Bu yöntemle 483 genç hükümlüden sadece 78'i eski davranışlarına devam etmiş, kalan hükümlülerin davranışlarının iyileştiği görülmüştür.

Osmanlı kanunnameleri incelendiğinde ise 'nefi'cezasının belli bir bölgede 3 aydan 3 yıla kadar kalma ,başka bölgelere gidememe, zaptiye nezareti altında bulunmasını içerdiğini görürüz.Bu uygulamada belli bir bölgede denetim ve gözetim altında bulundurulma tedbirinin temellerini oluşturmuştur.

Cumhuriyet döneminde ise ülkemizin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine 1946 yılında girmesi ve komitenin bazı kararlarını kabul etmesiyle mevzuatımız değişmeye başlamış ve bugün Türkiye Denetimli Serbestlik Hizmetlerinin lider ülkesi konumuna gelmiştir.